“Carpe Diem”, anı yaşamak, günümüzün en yaygın hayat felsefelerinden biridir.
Bu anlayışın kökleri milattan tam 23 yıl önce, Romalı şair Horatius’un yazdığı dizelere dayanmaktadır.
O zamanlardan günümüze kadar asıl anlatılmak istenen nedir?
Anı yaşamak nasıl mümkün kılınabilir, neden bu kadar önemlidir?
Hazırsan başlayalım!
Herkes daha keyifli ve rahat yaşamak ister.
Bunun gerçekleşmesi için türlü yollar denenir: Daha çok para kazanmaya çalışmak, meditasyon yapmak, ev ya da araba satın almak, akademik olarak daha başarılı olmayı hedeflemek, yatırım yapmak, vb.
Geleceğin neler getireceği bilinmediği için pek çok insan yaşanabilecek muhtemel sıkıntılara karşı (iflas, iş değişikliği, borçlanmak, fiziksel ya da ruhsal bir problem) bugünden önlemler almayı hedefler.
Sıkça deneyimlenen başka bir gerçeklik ise geçmişte yapılan hatalara ve yaşanan talihsizliklere üzülerek “keşke … olsaydı, böyle olmasaydı şimdi daha mutlu olabilirdim.” gibi düşünceler içinde sıkışıp kalmaktır.
Tüm bu koşturmacanın içinde bulunduğumuz anı yakalamak zorlayıcı olabiliyor. Dahası, geçmiş ve gelecek arasında gidip gelirken hissettiğimiz kaygı ve stres artmaya başlıyor.
Üzüldüğümüz, kaygılandığımız ve problemler yaşadığımız günlerin olması da normaldir. Bazen işler yolunda da gitmeyebilir. Ancak, anı yaşamak, mutlu olmak ve akışta kalmak için en çok ihtiyaç duyduğumuz anlayıştır.
Anı yaşamak, içinde bulunduğun her anın farkında olmak ve değerini arttırmaktır. Bu anlayış sonu olan bir hayatın içinde gereksiz ertelemelerden kaçınmaya teşvik eder.
Sahip olduğun her fırsatı değerlendirmen gerektiğini söyler.
Carpe Diem, Latince: “pluck the day (günü kopar)” ya da “seize the day (günü yakala) anlamlarına gelmektedir.
Romalı şair Horace tarafından insanın hayattan zevk alması gerektiği fikrini anlatmak için kullanılan bir ifadedir.
Horace'ın MÖ 23'te yayınlanan Odes'inde (I.11) yer alan "Carpe diem quam minimum credula postero" nasihatinin bir parçasıdır. Bu cümleyi "Bir sonraki güne olabildiğince az güvenerek günü seçin" olarak çevrilebiliriz.
Horace’in kast ettiği anlayışı geleceği önemsememek değildir.
Anlatılmak istenen düşünce şudur ki gelecek öngörülemez. Bu nedenle, insanın gelecekteki olayları şansa bırakmaması gerekir. Kendi geleceğini daha iyi hale getirmek için bugün elinden gelen her şeyi yapması gerektiği söylenir.
Anı yaşamak anlayışının temelinde farkındalık, değer arttırmak ve fırsat değerlendirmek vardır.
Bu nedenle, ertelemeden ve bilinçli şekilde harekete geçmek gerekir. Örneğin, uzun zamandır üzerinde çalışmak istediğin bir işe veya projeye hemen şimdi başlaman gerekir. Ertelediğin bir tarih çok geç olabilir ya da uygun olmayabilir. Gelecekte neler olacağı bilinmez.
Anı yaşamak, şimdiki zamanda nelerin mümkün olduğuna ve nelerden keyif alabileceğine odaklanarak yaşamaktır.
Hedeflediğin projeye başlamak için sağlığın ve enerjin yerinde ise bu bir fırsattır. Hayatında işlerini kolaylaştıracak, yardım isteyebileceğin insanlar varsa ise bu bir fırsattır.
Tüm bunların farkında olarak, sahip olunanlara değer katarak ilerlemeye özen gösterilmelidir.
Ancak, ilgilendiğin şeyleri hemen yapmanın her zaman mümkün olmadığını ve bazen daha sonraya kadar beklemenin gerekli ve makul olduğunu unutmamak gerekir.
Bu, 'carpe diem' kavramıyla çelişir mi?
Çelişmez. Anı yaşamak kavramının uygun şekilde uygulanması, yaşamdaki makul kısıtlamaları hesaba katarak ilerler. Bu kavramla çelişen şey, gereksiz yere geciktirmek veya ertelemektir.
Özellikle de şimdiki zaman yerine geçmişe veya geleceğe odaklanıldığında ya da sahip olunan zaman iyi değerlendirilemediğinde çelişkiler başlar.
Gününü gün etmek, geçmişi ve geleceği önemsemek ya da sadece keyif odaklı yaşamak gibi yanlış yorumlanabiliyor
Bir kavramın karşıt anlamlarını vererek, onun aslında ne olmadığını da söyleyerek anlatmak daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir.
Bu nedenle, aşağıdakilere yönelik bir davet değildir diyebiliriz:
Daha keyifli bir hayat sürebilmek için birkaç öneri:
"Bin adımlık yolculuk tek bir adımla başlar" diyen eski bir Çin atasözü vardır. Çabanız ne kadar büyük veya küçük olursa olsun, ister dönümlerce nadasa bırakılmış araziye çiçek tohumları dikmek, ister bir gemi inşa etmek veya kendi şarkılarından oluşan koca bir müzik albümü oluşturmak olsun, bu "çabaların" her biri, o küçük adımı attığın anda başlar: Küreği eline aldığında ya da o ilk şarkının sözlerini yazmaya başladığında başlar.
Sadece şu anda sana sunulan fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek ve düşüncelerde özgür olmaya bakmalısın.
Bunu yapabilmek için geçmişin üzerindeki güçlü olumsuz etkisini ortadan kaldırmalıyız. Geçmiş yük olduğunda ilerleyemezsin. Geçmişindeki hatalar, pişmanlıklar, keşkeler bırakın gitsinler. Artık her şey geride kaldı. Bundan sonra geleceğin için yapıcı kararlar almaya odaklanın.
Geçmişte yapabilecekken yapmadıkların veya gelecekte yapabileceklerin için kaygılanmayı ve üzülmeyi bırak, şimdi bir şeyler yapın.
Aynı anlayış hakkında hiçbir şey yapamayacağın durumlar için de geçerli. Eğer değiştiremiyorsan, bırakın gitsin ve yoluna devam etmelisin.
Adım atmak, fırsatları kollamak ve hareketi keyifli hale getirmek gerekir.
Meditasyon, zihnini ve ruhunu, üstlenmek istediğin herhangi bir sorumluluk için hazır hale getirir.
Bu, seni engelleyebilecek tüm olumsuz şeylerden zihnini ve kalbini temizlemenin güçlü bir yoludur.
Her gün, sabah veya akşam, sessiz bir yerde kendinle baş başa kalmak ve derin nefes alma teknikleri uygulamak, oldukça basit ama etkili adımlar olacaktır.
Zihinsel olarak hedeflerine odaklanmana yardımcı olması için olumlu düşünmeye özen göstermelisin. Olumsuz düşünceler akışı, var olan enerjini ve motivasyonunu düşürür. Bu ise seni şimdiki zamanın farkına varmaktan alıkoyar.
Fırsatları yakalama işinde, yoluna çıkan her şeyi değerlendirebilmen gerekiyor. Hedeflerine ulaşmanı kolaylaştıracak öncelikleri belirlemelisin.
Hepimizin sınırlı bir zamanı var. Elimizden gelenin en iyisini yapabileceğimiz yolları seçmek, zamanı en iyi şekilde değerlendirebilmenin en akıllıca yoludur.
İnsan gelecek ve geçmişe dair sürekli olarak kaygı içinde olan bir canlıdır. Bu nedenle, genellikle önüne çıkan fırsatları değerlendirmekte ve sahip olduğu değerleri fark edip korumakta zorluklar yaşar.
Olumsuza meyilli olmak beraberinde stres, kaygı, depresyon gibi problemleri de getirir.
Oysaki geçmiş faydalanacağımız gelecek ise yatırım yapabileceğimiz bir alandır.
Anı yaşamak anlayışı ise içinde bulunduğun anın hakkını vermektir. Önceliklerini belirlemek, imkanların farkında olmak ve onları en iyi şekilde değerlendirmeye çalışmakla ilgilidir.
Anı yaşamak, anda olmanın farkındalığı ile hayata değer katmaktır. Bugünün hakkını vermeye çalıştığımızda geçmişi bir kazanım olarak görmek ve geleceğe yatırım yapmak kolaylaşır. Anda yaşamak da anı yaşamak da temelde bu bakış açısına dayanır.
5 Ways to Seize the Day (Carpe Diem), Operation Meditation
The Importance of Carpe Diem, Medium, 2020
What is the Meaning of Carpe Diem, Carpe Diem Tours, 2022
Carpe Diem: Seize the Day, Effectiviology
Why Seizing Moments Is More Important (and Efficient) Than Seizing the Day, Asian Efficiency
Sana en uygun online psikolog ile eşleşmek için testi çöz
BAŞLAİlk seansın %15 indirimli
Kod: BASLA15Terapine Şimdi Başla
Terapistleri GörüntüleTerappin'in uzman klinik psikologları ile daha huzurlu bir hayata ulaşabileceğin terapi yolculuğuna ilk adımı at.