Stres, hayatımızın içinde yer alan tanıdık bir histir. Her yaştan insanın karşılaştığı bir durumdur ve stresle başa çıkma becerisi önemlidir.
Ancak endişelenmeyin, stresle başa çıkmak için etkili yöntemler mevcuttur.
Bu yazıda, stresi daha iyi anlamanı sağlayacak ve stresle başa çıkma sürecinde yardımcı olacak püf noktalarını paylaşacağız.
Stresle mücadele etmek, hayatını daha dengeli ve huzurlu hale getirmene yardımcı olabilir.
Yazımızı okumaya devam ederek, stresi azaltmak için neler yapabileceğini keşfedebilirsin. Kendini daha iyi hissetmek ve stresi kontrol etmek için adımlar atmanın zamanı geldi!
Hazırsan başlayalım!
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) stresi şu şekilde tanımlıyor: Bireyin fiziksel, duygusal ya da psikolojik gerginlik yaşamasına yol açan her türde değişikliği stres olarak tanımlarız. Stres, insan bedeninin dikkat ve eylem gerektiren her türlü şeye verdiği tepkidir.
Herkes belirli ölçüde stres yaşar. Bireyleri birbirinden farklılaştıran, strese karşı verdikleri tepkidir. Verilen tepkilere göre bireyin genel refah düzeyi de değişkenlik gösterir.
Hayır. Her ne kadar stresi hep olumsuz yönleri ile tanısak ve tanımlasak da stresin tamamen zararlı bir şey olduğunu söylemek doğru olmaz. Çünkü az düzeyde stres, bireylerin performansları ve kendilerini koruyabilmeleri açısından önem taşır.
Bireyler, az denebilecek seviyede stres yaşadıklarında bu stres seviyesi performanslarında artış yaşanmasını sağlar. Ayrıca aynı stres seviyesi, bireyin kendisini dış etmenlerden korumasında da bireye yardımcı görevi görür.
Stresin zararlı hale geldiği nokta, aşırıya kaçtığı noktadır. Aşırı düzeyde stres, bireye fayda değil zarar vermektedir.
Çoğu araştırma, stresin iki temel türü olduğunu savunur ve stresi ikiye ayırır. Bunlar:
En yaygın stres türüdür; çünkü anlık yaşananlara ya da yakın gelecekte yaşanacak olanlara bağlı olarak gelişir. Örneğin, sınav esnasında sınav kağıdını doğru cevaplarla doldurup sınavı zamanında tamamlamaya çalışan veya birkaç ay sonra gireceği önemli bir sınavı düşünen öğrencinin yaşadığı stres, akut strestir. Bunun sebebi öğrencinin sınavı iyi/kötü bir şekilde atlattıktan sonra yavaş yavaş sınav stresi yaşamaktan kurtulacak olmasıdır.
Bir diğer stres türü olan kronik strese kıyasla akut stres, kısa sürelidir ve bireyde onun bıraktığı kadar hasar bırakmaz. Anlık veya yakın geleceğe yönelik olduğundan orta derecede sıkıntı, gerilim, mide ve baş ağrıları gibi kısa vadeli etkileri mevcuttur. Akut streste dikkat edilmesi gereken nokta, akut stresin kronik strese dönüşme riskidir. Sürekli tekrar eden akut stres vakaları kronik strese dönüşebilir ve bu da bireylerin daha ciddi hasarlar almasına yol açabilir.
Daha uzun sürede gelişir ve çok daha zararlıdır. Kronik stres, bireyin strese neden olan faktörlere karşı pes ettiği noktada oluşur. Örneğin bir türlü iş bulamayan ve bundan ötürü ciddi maddi sıkıntılar yaşayan birinin işsizlik ve maddi sıkıntılardan asla kurtulamayacağını düşünmesi ve hatta buna bağlı olarak bir yerden sonra iş bulabilmek için çabalamayı bırakması, yaşanan stresi kronik hale getirir.
Buna ek olarak, genç yaşlarda yaşanan travmatik olaylar da stresin kronikleşmesinde etkili olabilmektedir. İnsan vücudunda çeşitli sistemler vardır ve bu sistemler, stres hormonu aktiviteleri normal kabul edilebilecek seviyede olmadığında bu durumdan olumsuz etkilenir. Aşağıda sayacaklarımız, bu sistemlere örnektir:
Yukarıda maddeler halinde listelediğimiz sistemsel aksaklıklara da bağlı olarak kronik stres; kalp hastalıkları, tip 2 diyabet ve yüksek tansiyon gibi sağlık problemlerini de beraberinde getirebilir.
Anksiyete, depresyon, travma sonrası stres bozukluğu gibi psikolojik rahatsızlıklar da yine kronik stres tarafından tetiklenebilir. Öte yandan kronik stresin bireye; felç, kalp krizi, şiddet eğilimi veya intihar ile sonuçlanacak bir kriz geçirtme riski de vardır. Kronik stres için, sinsidir diyebiliriz.
Bireyler umutsuzluk, tedirginlik, endişe gibi duygulara alıştığında; kronik stres varlığını hissettirmeden sürdürebilir. Birey, yaşadığı kronik stresin farkında olmayacağından bir süre sonra bu stres, onun kişiliğinin bir parçası haline gelecek; karşılaşılan durumdaki senaryodan bağımsız olarak sürekli strese eğilimli bir şekilde hayatını sürdürecektir.
Bir önceki başlıkta iki tür stresten bahsetmiştik: Akut ve kronik stres. Bilimsel kaynaklar, bu stres türlerinin ortaya çıkışında çeşitli etkenler olabileceğini söylemekte ve bu etkenleri üç başlık altında toplamaktadır:
Bir kişinin stres sebebi olarak gördüğü ve yaşadığı takdirde streslendiği bir olay bir başkası için strese yol açmayan sıradan bir olay gibi görülebilir. Bu da akla gelebilecek her bir olayın potansiyel stres faktörü olduğu anlamını taşır. Aynı olayın bazılarında stres yaratırken bazılarında yaratmamasının ardında yatan neden ise bilinmemektedir. En yaygın haliyle, strese yol açan faktörleri şu şekilde sıralayabiliriz:
Stres aynı anda hem beynimizi hem de vücudumuzu etkiler. Az önce de bahsettiğimiz gibi, stresin aşırısı bireyler için fazlasıyla zararlıdır. Bahsi geçen zarar, hem bireyin beynine hem de vücuduna sirayet eder. Stres ile baş etmek bu yüzden hayati önem taşır. Beynin ve vücudun yorulmaması, sağlığını kaybetmemesi için stres ile baş edebilmek gerekir. Sağlıklı bir beyin ve vücut için aşırı stres sakıncalıdır.
Stresin kendini gösterme biçimi kişiden kişiye değişir. Aşağıda sıralayacağımız maddeler, stresli bireylerde sıkça rastlanan belirtileri göstermektedir:
Stresli bireylerde sık sık görülen davranışlar ise şöyledir:
Kesinlikle evet. Yanında stresli biri olduğunda, onun stresi ve strese bağlı sergilediği davranışlar seni de doğrudan etkileyebilir.
Kişinin yaşadığı stresin etrafındakileri etkileme gücüne 2012’de gerçekleştirilen bilimsel bir çalışmanın sonuçlarından örnek vermek isteriz.
Bu çalışma stresli ebeveynlerin çocuklar üzerindeki etkisine yoğunlaşıyor. Çalışmanın çıktıları ise şöyle: Bir ebeveynin maddi sıkıntılar, zamansızlık veya bekar anne/baba olarak tek başına çocuk yetiştirme kaynaklı yaşadığı stres; doğrudan çocuğunu etkilemekte. Çalışma, ebeveyn stresi nedeniyle çocuklarda gelişen olumsuz etkilerden birinin obezite olduğunu gösteriyor.
Özetle, stresli ebeveynlere sahip bir çocuğun; bu stresten ötürü obezite hastası olma ihtimali var.
Bireylerde mevcut olan stres, en doğru şekilde doktorlar tarafından teşhis edilir. Doktorlar, stres teşhisini bireylere çeşitli sorular sorarak ve yaşamlarına dair çeşitli detayları öğrenerek gerçekleştirirler. Stres teşhisi, kolay bir iş değildir; çünkü yazımızın önceki bölümlerinde de gördüğünüz üzere stres, çok katmanlı bir yapıya sahiptir ve kişiden kişiye değişebilen pek çok faktöre bağlıdır. Her ne kadar doktorlar anketler, fizyolojik teknikler veya biyokimyasal ölçümler üzerinden ilerleyerek objektif ve net bir teşhis koymak için gayret etseler de maalesef bu yöntemler de stres teşhisi için yeterli olmayabilir. Doktorun hasta ile gerçekleştireceği derinlemesine görüşme bu nedenledir ki oldukça önemlidir.
Stres, bireysel çaba ile kontrol altına alınabilir.
İşte sana bazı minik ipuçları:
Stresle başa çıkmak kendi çabalarımızla bazen zor olabilir ve eğer stresle mücadele etmek konusunda ilerleme kaydedemiyorsan, profesyonel yardım alman önemlidir.
Bu terapiler, doktorun danışanı dinlediği ve stresle başa çıkma yöntemlerini öğretmeye çalıştığı seanslar şeklinde ilerlemektedir. Stresle mücadele ederken, doktorlar genellikle ilaç tedavisine başvurmayı tercih etmemektedirler.
Ancak, eğer hastanın stresin yanı sıra başka psikolojik rahatsızlıkları da varsa (depresyon, anksiyete, panik bozukluk vb.), ilaç tedavisi düşünülebilir. Bununla birlikte, stresle ilişkili konularda doktorların tercihi genellikle terapi ile ilerleme kaydetmek yönündedir.
Uzman bir doktorun rehberliğinde terapi ile stresi kontrol altına almanın bilimsel yollarını keşfedebilirsin. Hayatını stresin gölgesinden çıkarmak ve daha dengeli bir ruh haline ulaşmak için bu adımı atmak, seni kendini keşfetmeye davet ediyor.
Coping With Stress, CDC, 2021
Stress Management: How to Reduce and Relieve Stress, Help Guide, 2023
Stress: Coping With Life's Stressors, Cleveland Clinic, 2020
Sana en uygun online psikolog ile eşleşmek için testi çöz
BAŞLAİlk seansın %15 indirimli
Kod: BASLA15Terapine Şimdi Başla
Terapistleri GörüntüleTerappin'in uzman klinik psikologları ile daha huzurlu bir hayata ulaşabileceğin terapi yolculuğuna ilk adımı at.