Aşırı panik, nefes darlığı, titreme, mide bulantısı…
Yoğun sınav haftası veya işte yaşanan birtakım sorunlar kaygının tetikleyicisi olabilir. Bununla birlikte spesifik bir neden yokken daldığın düşünceler ve huzursuzluk sana anksiyete nedir sorusunu sordurabilir ve kendini bu yazıyı okurken bulabilirsin.
Anksiyete Nedir?
Anksiyete bozukluğu, kişinin düşüncelerini yönetmekte zorlandığında olaylara sürekli kaygı ile yaklaşmasına neden olan, genellikle günlük yaşamını etkileyen bir kaygı bozukluğudur.
Günlük yaşamda karşılaşılan pek çok olay kaygıya sebep olabilir. Temelde kaygı, tedbir alınmasını kolaylaştıran bir histir. Kaygı duyulan zamanlarda bilişsel yetiler daha hızlı çalışır, beyne oksijen gider ve kan dolaşımı hızlanır. Sorunlar karşısında etkin ve hızlı çözümler üretmeye yardımcı olan bu duygu iyi yönetilmediğinde kişi kontrolünü kaybedebilir.
Kaygının ve korkunun yüksek düzeydeki seyri yalnızca ruhsal değil bedensel hastalıklara da sebep olabilir. Genellikle gözlemlenen fiziksel şikayetler şunlardır: Nefes almada zorluk, terleme, hazımsızlık ve ellerde titreme.
Panik Atak Nedir?
Anksiyete nedir sorusunu sorduğumuz bu içerikte panik atak nedir sorusuna da değinmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Panik atak, anksiyete bozukluğu yaşayan herkesin deneyimlediği bir durum olmasa da anksiyete ile yakın ilişkilidir. Panik atak, açık bir tehlike veya risk olmaksızın aniden ortaya çıkan ve genellikle 10 ila 20 dakika içinde zirveye çıkan yoğun bir kaygı hissidir. Bu problem ile mücadele eden kişiler, panik atakları ile ilişkilendirdikleri durum ve yerlerden kaçarak tetiklenmeyi engellemeye çalışırlar.
Panik ataklar esnasında görülebilecek yaygın semptomlar şunlardır:
-
Göğüs ağrısı
-
Boğulma hissi
-
Kontrolü kaybetme korkusu
-
Terleme, titreme
-
El, ayak veya yüz bölgesinde karıncalanma hissi
-
Mide bulantısı
-
Nefes darlığı
Panik atak ile mücadele edenler, yukarıda sayılan belirtileri oldukça şiddetli yaşayabilirler. Bu nedenle kişinin kalp krizi veya onun gibi ciddi bir rahatsızlık geçirdiğini düşünmesi olasıdır. Ortalama 20-24 yaşında başlayabilir, depresyon ya da travma sonrası stres bozukluğu ile ortaya çıkabilir.
Anksiyete Belirtileri Nelerdir?
Kaygı, anksiyete bozukluğu ile seyreden en temel duygu durumudur. Bu olumsuz duygu, anksiyete bozukluğu yaşayan pek çok insanda gözlemlense de hastalığın belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterir. Bununla birlikte, kişilerde görülen yaygın anksiyete belirtileri aşağıdaki gibidir:
-
Nedensiz korku ve endişe
-
Nefes almada zorlanma, terleme, ağız kuruluğu
-
Kalp atışlarında hızlanma ve panik atak
-
Odaklanamama ve dikkat dağınıklığı
-
Hazımsızlık problemleri
-
Umutsuzluk ve üzüntülü durumlara yoğunlaşmak
Anksiyete bozukluğu nedir sorusunun cevabını araştırıyorsan, anksiyeteye karşı kırılgan olman olasıdır. Bu noktada aşırı endişe ile başa çıkma yollarını araştırabilir, süreci daha iyi yönetmek için bir profesyonele danışabilirsin.
Nedenleri ve Kaygıyı Tetikleyebilecek Faktörler
Pek çok insan anksiyetenin en büyük tetikleyicisinin travmatik olaylar olduğu kanısındadır. Oysa ki kaygı bozukluğunu tetikleyen pek çok durum söz konusudur. Nedenleri her ne kadar açıklığa kavuşturulamasa da anksiyete ile ilişkilendirilen kavramlar aşağıdaki gibidir:
Genetik
Araştırmacılar, anksiyete nedenlerini gen aktarımında arayabiliyor. Yapılan bir çalışmada, anksiyete teşhisi konan kişilerin %25’inin birinci derece akrabasında da anksiyete tanısı olduğu belirtiliyor.
Olumsuz çevresel faktörler
İçinde bulunduğumuz sosyal çevre, duygusal ve ruhsal gelişimimizde büyük rol oynar. Çocukluktan erişkinliğe kadar olan dönemde deneyimlediğin herhangi bir sarsıntı anksiyete oluşumuna olumsuz yönde etki edebilir. Örneğin; cinsel istismara uğramak, fiziksel ve duygusal şiddete maruz kalmak, akran zorbalığı, aile içinde ihmal edilmek, bir yakınının kaybı gibi durumlar kaygı bozukluğunu tetikleyebilir.
Bedensel hastalıklar
Özellikle tiroit, ciğer ve kalp hastalıkları kaygı bozukluğuna neden olabilir ya da yaşanan kaygı bozukluğu belirtilerini ve şiddetini artırabilirler.
Anksiyete Bozukluğu Çeşitleri
Kişilerin mücadele etmekte zorlandığı şeyler, yüzleşmekten kaçtıkları korkular farklılık arz eder. Bu nedenle anksiyeteyi tanımlarken, anksiyete bozukluğu yaşayan kişilerdeki farklı görünümleri de ele almak gerekecektir.
Yaygın Anksiyete Bozukluğu (YAB)
Bazı kişiler, panik duygusunu tetikleyecek somut bir olay, risk yaşanmasa da yoğun olarak kaygılı hissedebilir ve endişeye kapılabilirler. Bu durum genellikle yaygın anksiyete bozukluğu olan bireylerde görülür. Yaygın anksiyete bozukluğu konusunu daha detaylı incelediğimiz bir yazıyı Terappin blog’da bulabilirsin.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB)
Yaşanan travmatik olaylar sonrası hayata tekrar adapte olamama haline travma sonrası stres bozukluğu denir. Günlük yaşamdaki işlevselliği düşürecek patolojik sorunlara sebep olur.
Selektif Mutizm (Seçici Konuşmazlık)
Zorbalık, baskı ve şiddet gören çocuklarda sıkça görülen Selektif Mutizm, oluşan olumsuz durum sonrası konuşma becerilerinin kaybedilmesi halidir.
Ayrılma Anksiyetesi
Anne ve bebek arasında görülen stres bozukluğunun adıdır. Eğer anne ve bebek 18 aydan sonra ayrı kalamıyorsa, bağımlı yaşıyorsa ve ayrı kaldıklarında yoğun bir endişe, korku durumu meydana geliyorsa bu durum ayrılma anksiyetesi olarak adlandırılır.
Fobiler
Fobi nedir sorusu, nesnelere ve canlılara yüklenilen yoğun korku duygusu, huzursuzluk hissi şeklinde cevaplanabilir. Fobilerin nedenlerinden biri de travmatik olaylar olabilir. Özellikle böcek, kedi, köpek gibi hayvanlara karşı geliştirilen bu duygu, anksiyetenin en sık rastlanan türlerinden biridir.
Panik bozukluğu olan kimselerde ağırlıkta görülen fobilere verilebilecek bir başka örnek de agorafobidir. Tanımı, kapalı alanlarda duyulan güvensizlik duygusu şeklindedir. Bu kişiler AVM, otopark, hastane gibi kalabalık ortamlarda kendilerini güvende hissetmezler.
Ev dışında olduklarında hissettikleri huzursuzluk duygusunun artması halinde, evlerinden çıkmaktan kaçınabilirler. Günümüzde bu kişiler, online agorafobi terapisi sayesinde evlerinden çıkmak zorunda kalmadan korkuları ile mücadele edebilirler.
Tedavi Yöntemleri
Gündelik hayatta yaşanılan olaylarda kaygı duymak normaldir. Örneğin, yeni bir yere taşınmadan ya da yeni bir ortama girmeden önce endişeli hissediyor olmak olağandır.
Her ne kadar yaşanırken pek keyifli hissettirmese de bu seviyede bir endişe, çoğu koşula karşı çok daha hazırlıklı olmayı sağlayabilir. Kişi bu korkunun o eyleme ya da aktiviteye bağlı ve psikolojik olduğunu bilir, kısacası onun için gelip geçicidir. Bu aşamada, kaygı bozukluğunu gündelik hayatın içerisindeki ufak çaplı endişelerden ayıran en önemli nokta, hissedilen durumun sıklığı ve şiddetidir.
Günlük aktiviteleri gerçekleştirirken çok kısa bir sürede doruk noktasına ulaşan ani yoğun kaygı duygularına kapılıyorsan, profesyonel bir destek alman hayat kaliteni artıracaktır. Anksiyete bozukluğu, tek bir testin sonucunda konulabilecek bir tanı değildir. Danışan ile danışman arasında çözülen zihinsel sağlık testleri, psikolojik anketler ve belli bir sürece yayılan terapi seansları sonucunda bir kişiye anksiyete tanısı konulabilir.
Anksiyete ve Panik Atakların Sosyal ve İş Hayatına Etkisi
Anksiyete ve panik atakların sosyal ve iş hayatına etkisi, bu bozuklukların yaşayan bireylerin günlük yaşamlarının birçok yönünü önemli ölçüde etkileyebilmesi nedeniyle dikkat edilmesi gereken önemli bir konudur. Hem sosyal hem de iş hayatında karşılaşılan zorluklar, anksiyete ve panik atakların yaygın bir şekilde deneyimlenen yan etkileridir. Aşağıda, bu bozuklukların bu yaşam alanlarına nasıl etkide bulunduğunu ele alıyoruz:
Sosyal Hayatta Etkiler:
Anksiyete ve panik atak yaşayan bireylerde sosyal anksiyete, yani sosyal ortamlarda veya etkileşimlerde duyulan aşırı kaygı yaygın bir durumdur. Sosyal anksiyete, kişinin insanlarla konuşmaktan, yeni insanlarla tanışmaktan veya kalabalık ortamlarda bulunmaktan kaçınmasına neden olabilir.
Anksiyete ve panik ataklar, yakın ilişkilerde bile bireylerin başkalarıyla açık ve rahat bir şekilde iletişim kurmasını zorlaştırabilir. Bu durum, romantik ilişkilerden arkadaşlıklara kadar çeşitli ilişki türlerinde sorunlara yol açabilir.
Sosyal anksiyete, bireylerin sosyal etkinliklere katılmaktan veya kalabalık ortamlardan kaçınmasına neden olabilir. Bu da sosyal izolasyona ve yalnızlık duygusuna yol açabilir. Anksiyete bozuklukları olan bireyler, kendilerine ve başkalarıyla olan etkileşimlerine güvenlerinde azalma yaşayabilirler. Bu, sosyal becerileri ve iletişim becerilerini etkileyebilir.
İş Hayatında Etkiler:
Anksiyete bozukluğu olan bireyler iş yerinde performans kaygısı yaşayabilirler. Bireyler, iş görevlerini yerine getirirken veya toplantılara katılırken aşırı stres ve kaygı yaşama eğiliminde olur. Anksiyete bozuklukları, bireylerin odaklanma ve dikkatlerini sürdürme yeteneklerini etkiler ve bu da iş verimliliğinde azalmalara neden olur.
Anksiyete ve panik atak yaşayan bireyler, iş yerinde stresli durumlar veya sorumluluklar nedeniyle işleri kaçırabilir veya ertelerler. Bu da kariyer ilerlemesini doğrudan etkileyen bir faktördür. İş yerinde meslektaşlar ve yöneticilerle ilişkilerde zorluklar yaşamaları da olasılıklar dahilindedir. Anksiyete nedeniyle kişi kendini izole edebilir veya başkalarıyla çatışmalara girebilir.
Anksiyete ve panik ataklarla başa çıkmak için bu yöntemleri denemek ve gerektiğinde profesyonel yardım almak, bireylerin sosyal ve iş hayatlarında daha başarılı ve tatmin edici bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir.
Nasıl Başa Çıkabilirsin?
Yaşadığın kaygılı dönemde, online anksiyete tedavisi en büyük destekçin olacaktır. Terappin, alanında uzman psikologlar ile görüşme olanağı sağlayarak anksiyete veya panik atak gibi birçok problem ile baş etmene yardımcı olur. İnternet erişiminin olduğu her yere kolaylıkla yürütebileceğin bu süreç sayesinde psikolojik olarak daha güvende hissedebilirsin. Uzmanlarımız, anksiyete bozukluğu tetikleyicilerini ve ortaya çıkış biçimlerini analiz ettikten sonra danışanlarla konuşarak en uygun olan tedavi metodunu uygularlar.
Kaygı bozukluğunun tedavisinde 3 temel metot tercih edilir:
-
Davranışsal Terapi
-
Psikoterapi
-
İlaç Tedavisi
Tedavinin sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için bu metotların doğru uygulanması ve düzenli takip edilmesi gerekir. 200’den fazla uzman psikologla çalışan Terappin uygulaması ile güvendesin!
Online Anksiyete Terapisinde Uygulanan Tedavi Metotları
Online terapilerin güvenilirliği pek çok danışanın endişe duyduğu bir konudur. Uzman psikologlarımız kaygı bozukluğunu önlemede genel olarak aşağıda açıklayacağımız tedavi yöntemlerini uygulamaktadır.
Bilişsel Davranışçı Terapi
Bu tedavi yönteminin temel hedefi, kişilere duygu yönetimini öğreterek uygulanabilir beceriler kazandırmaktır. Bilişsel davranışçı terapi, panik atakların önüne geçmede ve rasyonel olmayan düşünce kalıplarını değiştirmede büyük rol oynar. Bu tedavi yönteminde uzman psikologlarımız danışana tedavinin mantığını açık bir şekilde aktarır. Böylece danışanların kaygı verici durumlarla karşılaştıklarında kaçmak yerine çözüm üretmeleri hedeflenir.
Psikoterapi
Psikoterapinin amacı, kişinin kendi duygularını tek başına etkin bir şekilde yönetebilecek hale gelmesidir. Bu sebeple bireyler kendi davranış kalıplarını anlamalı ve stresle başa çıkma yolları geliştirmelidir. Uzun soluklu bu tedavi biçimi, kaygı bozukluğunun en etkili iyileştirme metotlarından birisidir.
Tedaviye başlamadan önce aşağıda belirtilen başlıklar aydınlatılır ve sonrasında uzmanlarımız danışana özel tedavi sistemini belirler:
-
Danışanın yaşadığı anksiyetenin boyutu
-
Diğer ruhsal ve fiziksel bozukluklarla bir arada olup olmadığı
-
Hangi davranış biçimlerinin bu süreçte aktif rol oynadığı
İlaç Tedavisi
Anksiyete bozukluğu tedavisinde üç ilaç kategorisi sıkça kullanılır:
-
Sakinleştirici etkisi olamayan davranış düzenleyiciler
-
Beta Blokerlar (kalp ritminin düzenlenmesine yardım eder)
Tüm bunlara tedavi metotlarına ek olarak, günümüzde tamamlayıcı sağlık teknikleri de fazlasıyla tercih edilmektedir. Farkındalık çalışmaları, öz şefkat, yoga gibi alternatif yöntemler de kaygı düzeyini normal seviyelere taşıyabilecek alternatif tedavi yöntemleridir.
Gündelik Hayatını Değiştirerek Rahatlayabilirsin!
İçeriğimizin önceki bölümlerinde anksiyete ile ilgili sorulara detaylı yanıtlar vermeye çalıştık. Yazının bu bölümünde ise tek başına gerçekleştirebileceğin ve seni psikolojik olarak rahatlatacak yöntemlere değineceğiz.
Sosyalleş
İnsanlarla konuşup fikir alışverişlerinde bulunmak kaygılarını azaltmana yardımcı olacaktır. Farklı gözler, farklı düşünceler, içinde bulunduğun durumu farklı perspektiften değerlendirmeni ve yeni şeyler fark etmeni sağlayabilir. Böylece neden-sonuç ilişkilerini daha hızlı kurup olaylara daha çözüm odaklı yaklaşabilirsin. Sosyalleşmek bu konuda iyi bir fikir olsa da anksiyeteye eğilimli birinin aynı zamanda sosyal anksiyete konusunu araştırması olasıdır. Sosyal anksiyete geliştirdiysen bu, iş görüşmesinden markette kurulan kısa konuşmalara kadar iletişimi zorlaştırabilir. Eğer sosyal anksiyete olduğuna inanıyorsan bunu bir profesyonelle görüşmeye çalışman, yaşadığın durumu ve sosyal anksiyete kaynaklı olumsuz etkileri yönetmene yardımcı olacaktır.
Egzersiz yap
Sporun iyileştirici gücü herkes tarafından bilinir. Düzenli spor yapmak bedenimize yararlı olduğu gibi psikolojik açıdan da daha iyi hissetmeni sağlar. Nefes egzersizleri, hafif tempolu yürüyüşler ve esneme hareketleri ile zihnini boşaltıp kontrolü ele alabilirsin.
Yaz
Yazmak hatırlamaktır. Günlük duygu durumunun kaydını tutabilir, böylece ruhunda hatta bedeninde yaşadığın olumlu ve olumsuz tüm gelişmeleri rahatça takip edebilirsin. Bunları bir uzmanla paylaşarak karşılıklı çözümler üretebilirsiniz. İyileştiğin noktaları gözlemlemek ise seni motive ederken kendine, doktoruna, tedavine duyduğun güveni artıracaktır.
Düzenli beslen
Yediğimiz her şey vücudumuza olumlu ve olumsuz birçok katkıda bulunur. Anksiyete ve panik atak geldiği anda şekerli gıdalar tüketmekten sakınmalısın. Protein ağırlıklı beslenmek ve bol su içmek, ataklarını hafif atlatmaya ve sindirime yardımcı olacaktır. Ayrıca, yapılan bazı araştırmalara göre beyne yararlı etkisi olabileceği düşünülen besinler ve vitaminler şu şekildedir:
-
Keten tohumu ve chia tohumu
-
Uskumru ve somon gibi yağlı balıklar
-
Zerdeçal
-
D vitamini
-
Magnezyum
Beslenme düzenini iyileştirirken; alkol, sigara ve kafein gibi alışkanlıklardan uzak durmaya özen göstermelisin. Bu tip alışkanlıklar, gündelik hayatta alınan verimi düşürebilir. Bu alışkanlıkları hayatından çıkarttığın senaryoda kaygı düzeyinde de azalma gözlemleyebilirsin.
Uykunu al
Hayatın koşuşturmacasında birçok kişi, yeterli uyku için zaman yaratamayabilir. Yetiştirilmesi gereken işlerin arasında uykuyu “gereksiz” olarak nitelendirilebilse de bu doğru değildir. Her gece ortalama 8 saatlik bir uyku, bir günden alınan verimi fazlasıyla artıracaktır. Dinlenmiş bir vücutla güne başlamak: “Bugünün görevlerinin de üstesinden gelebilirim.” düşüncesini kuvvetlendirecektir. Güne özgüvenli bir başlangıç yapmaksa gün boyunca yaşayacağın kaygı miktarında azalma sağlayabilir.
Stresi azalt
Psikolojik olarak bizi zorlayan birçok şey, bu faktör ile alakalıdır. Bu nedenle kendine “Beni tetikleyen anksiyete belirtileri nelerdir?” diye sorman iyi bir ilk adımdır. Bunun sonucunda onları uzaklaştırman veya uzaklaştıramadıklarında stres yönetimi nedir, nasıl yapılır hakkında bilinçlenerek, kontrolü ele almana yardımcı olur.
Sonuç: Anksiyete ve Panik Ataklar Üzerine Geniş Bir Değerlendirme
Anksiyete, insanların günlük yaşamlarında karşılaşabilecekleri yaygın bir ruh sağlığı sorunudur. Anksiyete bozukluğu, yoğun ve sürekli bir kaygı haliyle karakterizedir ve bireylerin normal işlevselliklerini, ilişkilerini ve yaşam kalitelerini etkileyebilir. Bu rahatsızlık, kişinin düşüncelerini, duygularını ve bedenini olumsuz etkileyerek bir dizi belirtiye neden olabilir. Panik ataklar ise anksiyete bozukluklarıyla bağlantılı olarak görülebilir ve genellikle aniden başlayan yoğun kaygı ve korku ataklarıdır.
Anksiyete bozukluğu ve panik atakların ortaya çıkmasına genetik, çevresel faktörler, bedensel hastalıklar ve travmatik deneyimler gibi çeşitli nedenler katkıda bulunabilir. Yaygın anksiyete bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu, selektif mutizm, ayrılma anksiyetesi ve fobiler gibi farklı anksiyete bozukluğu çeşitleri mevcuttur.
Anksiyete ve panik ataklarla başa çıkmak için bireylerin profesyonel destek alması önemlidir. Tedavi yöntemleri arasında davranışsal terapi, psikoterapi ve ilaç tedavisi yer alır. Ayrıca, bireylerin gündelik hayatlarında değişiklikler yaparak anksiyete düzeylerini azaltmaları mümkündür. Sosyalleşme, düzenli egzersiz yapma, yazma, düzenli beslenme, yeterli uyku alma ve stresi azaltma gibi yaşam tarzı değişiklikleri anksiyeteyle başa çıkmada yardımcı olabilir.
Online terapi ve danışmanlık hizmetleri, bireylerin anksiyete ve panik ataklarla başa çıkmalarına yardımcı olabilir. Terappin, bireylerin uzman psikologlarla görüşme olanağı sağlayarak tedavi sürecini daha erişilebilir hale getirir.
Sonuç olarak, anksiyete bozukluğu ve panik ataklar, bireylerin yaşamlarını ciddi şekilde etkileyebilecek ruh sağlığı sorunlarıdır. Ancak uygun tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleriyle bu sorunların üstesinden gelmek mümkündür. Bireylerin yaşadıkları anksiyete belirtilerini anlamaları ve gerektiğinde profesyonel yardım almaları önemlidir. Bu sayede, bireyler daha sağlıklı ve dengeli bir yaşam sürdürebilirler.
Kaynakça
Everything You Need to Know About Anxiety, healthline.com, 2022
What Are Anxiety Disorders?, psychiatry.org, 2021
Yaygın Anksiyete Bozukluğu, psikiyatri.org , 2022
Anxiety Disorder, mayoclinic.com, 2022